Küçük bir gölette büyük bir balık olmayı mı yoksa açık denizde küçük bir balık olmayı mı tercih ederdiniz? Büyük ve küçük şirketleri, artı ve eksi yönleriyle karşılaştırmak eminiz ki hiç birinize yabancı değildir. Peki sizin için uygun olanı hangisi; büyük bir şirket ya da küçük bir işletme?

Çoğu lisans öğrencisi için Turkcell, Koç, Sabancı gibi büyük şirketler ideal işverenler. Bunun yanında, bir çok mevcut çalışan da isim yapmış büyük şirketlerde yer almak için oldukça hevesli. Bunun yanında, büyük bir isme sahip olmayan, küçük ve samimi işletmeler genellikle iş arayanlara kendileri ulaşıyor.

Boyutu ne olursa olsun, çoğu şirket boş pozisyonları için iyi, dürüst ve çalışkan çalışanlar arıyor. Eğer bu üç önemli kritere sahipseniz, şirketlerin tercihi sizden yana olacaktır. İş seçerken, gelecekte mutluluk ve başarınızı doğrudan etkileyebilecek her türlü faktörü göz önünde bulundurmanız çok önemli. Bunlardan biri de tabi ki seçeceğiniz şirketin boyutu.

Mesleki ve kişisel kariyer hedeflerinizi bu şekilde gözden geçirmeniz, enerjinizi bu konuya yoğunlaştırmanızda ve bu hedefleri geliştirmenizde size yardımcı olacaktır. Bu yüzden asla bunu yapmaktan kaçmayın.

İşte size büyük ve küçük şirketlerin karakterleri ve şirket kültürleri. Kendinizi tanıyın ve sizin için en doğru olanı seçin!

Büyük Şirketler:

Yapısı: Eğer büyük yapı ve organizasyonlarda başarılıysanız, büyük şirketler size uygun olabilir. Çoğu Fortune 500 şirketi, çalışanlarını gelecekteki pozisyonlara hazırlamak için eğitim programlarına sahiptir. Bu pozisyonlar size genellikle sınıflandırılmış belirli sorumluluklar yükler. Önceden tahmin edilemeyen ekonomik koşullar sebebiyle, giriş seviyesi pozisyonlar riskten uzak ve sabit olmalıdır.

Rolünüz: Büyük bir şirketin çok sayıda çalışanlarından birisiniz. Eğer işbirliğine ve grup içi etkileşimlere güveniyorsanız, bu iş için verimli olabilirsiniz. Bu yüzden şirketlerde her zaman var olan sorumluluk dağılımının farkında olun. "Bu benim problemim değil" sadece grup projelerinde kullanılabilecek bir bahane olabilir.

Geleceğiniz: İlk iş gününüzde, emin olun ki rekabet canavarının önüne gümüş bir tabakta sunulacaksınız. Çevrenizde sürekli kendi alanlarında oldukça başarılı liderleriniz olacak. Siz ilerledikçe, şirketinizin kurumsal basamaklarını daha iyi tanıyacaksınız. O basamakları çıkmanız için gereken vizyonu anlayacak ve neleri başarmanız gerektiğini öğreneceksiniz.

Küçük işletmeler:

Yapısı: Bu şirketler genellikle büyük şirketlere göre çok daha esnektir çünkü sürekli değişen bir çevreye ve programa sahiptirler. Böyle şirketlerde, daha uzun yemek aralarına sahip olabilir, evden çalışma fırsatı yakalayabilir ve kişisel yaşamınıza daha fazla vakit ayırabilirsiniz. Kariyerlerine kesin bir yön verememiş kişiler için küçük firmalar daha rahat bir manevra olanağı sağlarlar.

Rolünüz: Küçük şirketler size sıkı ve sınırları belirlenmiş ünvanlar vermekten çok, hareket alanınızın geniş olduğu, birden çok role sahip olabileceğiniz bir iş sunar. Eğer bu şirketlerden birinde tutkulu olduğunuz misyonla ilgili bir fırsat yakalarsanız, şirketin başarısı için itici güç haline gelebilirsiniz ve böylece ilerde daha fazla sorumluluk alabilirsiniz.

Geleceğiniz: Küçük şirketlerde, yüksek pozisyonlar için rekabet halinde olan kişi sayısı Fortune 500 şirketlerine göre çok daha azdır. Böyle bir şirkette kaderiniz kendi kontrolünüz altındadır ve işi sevseniz de sevmeseniz de sesinizi duyurma şansınız her zaman daha yüksektir. Eğer şirketin size uygun olmadığına kara verirseniz, unutmayın ki işverenler küçük şirket deneyimlerini her zaman çok sevmişlerdir. Küçük işletme deneyimi olan bir aday genellikle girişimci ruhlu, yeni fikirlere sahip ve şirket odaklıdır.

İster büyük ister küçük bir şirkette çalışın, eğer başarılı olmak için yeterli isteğe ve iradeye sahipseniz, geleceğiniz şüphesiz ki çok parlak. Yine de sizin için en uygun şirkete karar vermek için, şirketlerin yapısını, orada üstleneceğiniz rolü ve geleceğinizi mutlaka iyi düşünün.

Mutlu ve başarılı çalışmalar!